LEFKADA

LEFKADA ADASI:

 

Yunanista’nın batısında ve İyonya Denizinde bulunan bir adadır. Ada küçük sayılmayacak bir adadır ve 325 km’lik bir alana sahiptir. Mesafelerin arası çok olmasa da yolların virajlı olmasından ulaşım vakit almakta ama harika denizi ve muhteşem manzaraları ile kendini size hayran bıraktıran bir ada.

Kavala’dan çıktıktan sonra 6 saat süren bir yolculukla, kimi zaman otobandan kimi zaman normal yoldan Lefkada’ya vardık.

Öncelikle otobandan giderken cüzdanınızı meydanda bulundurun çünkü ver 2.40, ver 2.10 devamlı bir ödeme ile karşı karşıya kalacaksınız. Ada’ya gelirken kullandığımız yollar kesinlikle çok rahat yollardı, hiç zorlanmadan adaya kadar geldik.

Ada  yolları

Ada Anakara’ya iki araç yan yana geçebilecek bir köprü ile bağlanmış, Gitmeden önce Ada Anakaraya tünel ile bağlanmış diye okumuştum ve ben tünel aradım ama aklınızda bulunsun Saldan biraz büyük bir köprüden geçtiğinizde adadasınız.

Anakarayı Lefkada'ya bağlayan köprü

ADA’DA NERDE KALINIR?

Kalacağımız oteli Kefalonya’ya geçiş yapacağımız için Nydri şehrinden tuttum. Öncelikle tüm gün denizde ve akşam da dışarılarda olacağımız için konaklamamız için tutacağım yerin temiz, lokasyonun kolay olması yeterliydi. Tüm gün dışarıda olup yatmaktan yatmaya odaya geleceğimize göre bütçesi de uygun olan ‘POSEİDONİO A’ Otelini seçtim. Otel Nydri şehir meydanına yürüyerek 15 dakika mesafede, araç olunca sıkıntı değil, otelde park yeri mevcut, 3 gün buradayız.

Adanın gözünüze güzel gelen bir şehrinde de kalınabilir çünkü nerede kalırsanız kalın plajlara gitmek için belli bir yolu kat etmeniz gerekiyor.

Ada’da ilk gün:

 Otele yerleşme ve hemen otelin önündeki plajda değerlendirme olarak planladık, otelin önünde, sahili ve denizi ufak taşlı, tertemiz bir deniz bizi bekliyordu. Deniz yolun tüm yorgunluğunu aldı.

Gitmeden önce akşam yemeği için PİNEWOOD Restaurantının güzel olduğunu okumuştum ilk gece için istikamet burası oldu, yemekler leziz, mekan güzel ayrıca otele de yakın bir mesafede idi.

Pinewood Restaurant

Ardanın seçimi etten yana

Yemekten sonra Nydri’nin iki caddesini dolaştık. İlk cadde liman caddesi, Restaurantlar ve Cafe’lerden oluşuyor ayrıca Kefalonya’ya giden Feribotlar da buradan kalkıyor, İkinci caddesi Liman caddesine paralel bir üst cadde, burada da yine restaurantlar ve hediyelik eşya satan mağazalar ile marketler mevcut.

Taverna

Solymarın dondurmaları müthiş

İkinci gün: 

Sabah otelde alınacak kahvaltının ardından 09.30 ‘da hareket. Egremni , Porto Katsiki ve Agiofili Beacler planlandı.

EGREMNİ BEACH:

Kaldığımız otelden 45 dakika mesafede. Yollar virajlı ama çok dar olamadığı için araç kullanmak kolay. Egremni plajına yaklaştığımızda bizi bir sürpriz bekliyordu yola düşen kayalardan yol kapanmıştı ve plaja inme imkanı yoktu. Bu bilgiyi de plaja 3 km kala yolun başına Lokma ikram ederek bizi karşılan Restaurant sahibinden öğrendik. Dediğine göre burada bu sıkça yaşanıyormuş ve yolu açması için yetkililer bekleniyormuş. Biz aşağı inemesek de yukardan fotolarını çekmeyi ihmal etmedik.

Egremni Plajı

Uçurumun kenarında

Egremni Plajına gidememiştik ama planda gideceğimiz diğer plajlar hazırdı. O zaman sırada Egremni plajına 10 dakika mesafede olan Porto Katsiki var.

PORTO KATSİKİ:

Deniz bildiğiniz Turkuaz Rengi, yukarıda arabanızı park edip 7 Avro park ücretini ödedikten sonra sahile gidebilmek için merdivenleri inmeye başlıyorsunuz, indiğiniz öyle 5-10 merdiven de değil ama sonuç sizi kendine hayran bırakan bir manzara.

Porto Katsiki

Merdivenlerden inince hemen organize kısım var, ister buradaki şezlongları kullanırsınız ister az ileri yürür kendi gölgeliğinizi açar denize girersiniz. (2 şezlong 1 şemsiye 15 avro idi)

Merdivenlerden inip kayanın dibine doğru yürümeye başladığınız zaman doğal gölge sizi karşılıyor ve aşağı yukarı saat 15.00’e kadar da gölge oluyor, bizim gibi gölge fesleğeni olanlar için tüyo olsun.

Deniz kızı

Dediğim gibi biz gölge seven bir aile olduğumuz için gitmeden önce Decatlon’da satılan gölgelikten alıp hazır etmiştik, Portatif sandalyelerimiz zaten vardı bu yüzden hiçbir yerde şezlong ve şemsiye ücreti ödemedik.

Eşim ve oğlum

Sandalyeniz olmasa bile bir gölgelik gün içinde farklı plajlara gidildiği ve hepsi de organize sahiller olmadığı için şart.

Yine yanınızda suyunuzu, içeceğinizi taşımak isterseniz Decatlon’da satılan soğuk tutma çantaları inanılmaz güzel ve kullanışlı. Bütün seyahat boyu herkesin yanında bunlardan gördük desem inanın abartmış olmam.

Biz öğleden sonra gitmek içinde plajları listelemiştik. O zaman hareket vakti idi, İstikamet Agiofili Beach.

AGİOFİLİ BEACH :

Günleri planlarken birbirinden çok uzak olmayan sahilleri aynı gün içine koymuştum, burası da 20 dakikalık mesafede idi. Ama sahile 3-4 km kala uzun araç kuyruğu dikkatimizi çekti, sahilden geldikleri belli insanlarla konuşunca, yolun kaya yuvarlanması yüzünden kapandığını aracımızı burada bırakıp 3 km’lik mesafeyi yürümemiz gerektiğini anladık.

Bu mesafe güneşin altında yürünecek bir mesafe değildi ve az önce yol üstünde gördüğümüz VASİLİKİ isimli harika sahile geri döndük.
Küçük taşlarla kaplı mis gibi bir deniz bizi selamladı. Biz de bu selamı kabul edip kendimizi onun koynuna bıraktık.

Vasiliki Plajı

Saati 19.30 yapmıştık ve karnımız zil çalıyordu, Akşam yemeğini gittiğimiz bu yerlerde yiyeceğimizi bildiğimiz için kıyafetlerimiz yanımızdaydı, araçta üst baş değişiminden sonra (ki bu konuda 13 günde usta olduğumuzu söyleyebilirim) doğruca sahil kıyısındaki Restaurantlara…VAGELARAS Restauran tercihimiz oldu ve çok başarılı idi.

Vagelaras Restaurant

Restaurant önündeki balıkçı tekneleri

Üçüncü gün:

Mesafeler çok uzak olmasa da viraj yüzünden yol zaman alıyor diye erken yola çıkmakta fayda var. Bu gün için ilk sırada gidilecek plaj KATHİSMA, daha sonrası için MİLOS, PEFKOULİA, KAVALİKEFTA var, Öğleden sonra da AGİOS NİKİTAS Plajı var.

Evdeki plan plaja uymuyor tabii ki 5 plajın 3 tanesine gidebildik. Gidemediğimiz plajlara seneye kısmet diyelim.

KATHİSMA PLAJI:

Turkuaz rengi suyu, güzel ufak taşlı kumsalı ile çok keyifli bir sahil. Burada COPLA BEACH BAR tavsiye edebilirim, Yaptığınız harcama karşılığında ücretsiz şezlong ve şemsiye kullanımı sağlıyorlar. Tek sahilde günü geçirmek istemeyenler için ikisine de gidilebilir ama deniz bakımından Milos plajından pek farkı olmadığı için bir tanesinde karar kılıp yarım gün orada kalmak daha mantıklı gibi ama tercih seyahat edenlerin. 

Kathisma Plajı

MİLOS PLAJI:

Kathisma plajından doku olarak çok farkı yok, turkuvaz bir deniz küçük taşlı bir sahil, sadece burada daha az işletme var. Aracınızı isterseniz gölgelikli otoparklara ya da boş bulduğunuz her hangi bir yere park edebilirsiniz. Otopark ücreti günlüğü 6 Avro.

Milos Plajı

Organize kısmı da var 2 şezlon 1 şemsiye 12 avro.

Plajın organize kısmı

Burasıda organize olmayan kısım

Sahilin hemen arkasında öğlen de karnınızı doyurabileceğiniz süper olmasa da idare eder bir restaurantı da var.

AGİOS NİKİTAS PLAJI: 

Ben en çok burayı sevdim. Küçük bir köyün içinden geçerek sahile ulaşıyorsunuz, geçtiğiniz yol boyunca hediyelik eşya satan mağazalar ve restaurantlar yol boyunu süslüyor.

Plaj girişi

Plajda çok güzel kafeler mevcut

Deniz Turkuaz mavi ve yeşilin tonlarında berrak suyu ile harika, burada şemsiye veya şezlong yok mutlaka yanınızda getirmeniz gerekiyor, en azından şemsiyenizi.

Plaj bu aylarda oldukça kalabalık

Agios

Biz buraya geldiğimizde saat 15.00 gibiydi ve akşamın 20.00’sine kadar da buradaydık, kah yüzdük kah arkadaki harika barlarda içkimizi yudumladık.

Otel ile burası aşağı yukarı 45 dakikalık mesafe olduğu için akşam otele varır varmaz kendimizi akşam yemeği için Liman caddesine attık aslında bu akşam için aklımızda olan KALIPSO restauranttı ama hepimiz Gyros yemeği çok sevdiğimiz için bu akşam ki menö’yü değiştirip DALTONS’a gittik. 3 kişi 15 avro ödeyip karnımızı doyurduk. Bu gece adada son gecemiz yarın Kefalonya kısmı  Nikitas.

Ada’da son saatler:

Bu gün saat 13.30’da bizi Kefalonya’ya götürecek feribotumuz var o yüzden çok uzak mesafelerdeki sahiller yerine otele 7-8 dakika uzaklıktaki Lygia plajına  gittik.

Bizimkiler yine gölgede

Plajda kafe mevcut

Adanın her yerinin denizi harika. Bu sahilin en beğendiğim yanı engelliler için yapılmış kısım oldu.

Engelli platformu

Bizim sahillerimizde görmeye alışkın olmadığımız manzaralardı, Yine kendi eksikliğimize üzülmekten başka elimden bir şey gelmedi. Saat 12.30’da Limandaydık. Öncelikle bilet alma kısmını anlatayım.

LEFKADA-KEFALONYA FERİBOT BİLETİ:

Seyahate başlamadan biz bu bileti almıştık ama alacağımız yeri bulmak biraz zaman aldı çünkü okuduğumuz onca sitede net bir şey yazmıyor.

Öncelikle gitmeden bu işlemi yapmak isteyenler Lefkada-kefolinia=https://westferry.gr  sitesine girerek gitmek istedikleri tarihi, saati(günde iki sefer var) , aracın markasını, kaç kişi olduklarını bildiren bir mail atacaklar ve karşı tarafın isteğinizi onayladığını bildiren mailini bekleyecekler.

Bu esnada bilet için ücret ödemiyorsunuz sadece istediğiniz tarihe ve sefer saatine rezervasyon yaptırmış oluyorsunuz ki bu ayların doluluk oranı göz önünde bulundurulursa önemli.

Ama daha rahat davrananlar için Nydri şehrine gittiğinizde de Liman caddesinin bir üst sokağındaki bürodan rezervasyon yaptırabilirsiniz, tabii istediğiniz tarihlerde boş yer kaldıysa.

Ya da gitmek istediğiniz tarihte, feribot saatinden 1 saat önce limana gelip şirketin ofisine isminizi yazdırabilirsiniz. Rezervasyonuna gelmeyen olursa ve sıra size gelirse o gün için de gitme şansınız olabilir.  
Bence riske atmayıp yaptırın rezervasyonunuzu.

Rezervasyonunuz varsa 1 saat önce limanda olup kuyruğa giriyorsunuz ve biletinizi alıyorsunuz biz 1 araç 3 yolcuya 60.5 avro ödedik. Kredi kartı ile de ödeme alıyorlar.

West Feryy biletleri

Saati geldiğinde de kalkıyor feribotlar, elinizdeki biletlerle aracınız ve kendiniz feribota binip, ister içerde ister bizim gibi denizi seyrederek Lefkada Adasına hoşça kal diyoruz.

Feribottayız

1 saat 45 dakika sonra yeni bir adadayız. KEFALONYA adası…(Kefolonya yazısı için lütfen tıklayın)